3 Mayıs 2017 Çarşamba

Zaman akıyor

Zaman çok hızlı akıp gidiyor, bunu anlamak da günlük hayatımızın rutininde pek mümkün olmuyor. Bugün zaman konusuna takılıp kaldım, çünkü kızımın bugün doğum günü. Tam 6 yıl önce bugün dünyaya geldi. Halbuki daha dün gibi onu kucağıma alışım. Hala inanamıyorum büyüdüğüne ve artık küçük bir çocuk olmadığına. Aslında ufaklıklarını o kadar çok özlüyorum ki. Şimdi tekrar minik, 3 yaşlarında çocuk olsalar. Onları öpsem, koklasam, oyun oynasam. Tabiki şimdi de aynı şeyi yapabilirim ama eskiye özlem hiç bitmiyor. Eminim daha da büyüdüklerinde bu sefer 6 yaşlarını özleyeceğim. Aynı şeyleri şu an için söyleyeceğim. Ama hani çocuklarımız küçükken ve biz onlarla bazen başedemez ve yorulurken, bazı kimseler bize derdi ya, büyüyünce her şey daha kolay olacak diye. Yok öyle bir şey. Büyüdükçe işler zorlaşıyor. Çocuklarımızın bizden beklentisi, bizim de çocuklarımızdan beklentilerimiz artıyor. Beklentiler arttıkça, hayal kırıklıkları yaşanmaya başlıyor. Bu hayal kırıklıkları bazen kalp kırığına dönüşebiliyor. Kalpleri kırmamak için uğraşmak da aslında oldukça yorucu. Ama bu zorluklar ve yorgunluklar, çocuklar tamamen büyüyüp evden uzaklaşınca, özleme dönüşüyor. O yüzden yaşadığımız anın tadını çıkarıp, çocuklarımız izin verdiğince onları öpüp, koklayalım. Şimdi kızım 6 oldu, oğlum da ağustosta 8 olacak. Yıllar geçtikçe bu rakamlar yerlerini çift haneli rakamlara bırakacak. İşte o zaman onlar kendi hayatlarını yaşamaya başlayacaklar. O zamana kadar çocukluklarının tadını çıkaralım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder